Beşiktaş ’ta 17 Eylül’de gerçekleşecek olan Divan Başkanlık Seçimi’nde eski divan kurulu başkanlarından Yalçın Karadeniz adalığını açıkladı. İstanbul’da bir otelde gerçekleşen basın toplantısıyla adaylığını açıklayan Karadeniz sözlerine şöyle başladı:
“119 yıllık ulu çınar Beşiktaş Kulübü’nün 17 Eylül’de Divan Başkanlık Seçimi yapılacak. Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu, büyük Beşiktaşlı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygıyla selamlarım. En büyük Beşiktaşlı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kulübü olan Beşiktaşımızın 120., Cuhuriyetimizin de 100. yılında kulübümüzün her branşta şampiyonluğa ulaşması en büyük temennimdir. Hukuksuzluğu yıkmak, kulübün menfaatlerini korumak, divan kurulunu daha etkin ve üretken hale getirmek, üyelerimizi ayrım yapmaksızın kucaklamak için aday olduk. Beşiktaş bizim masumiyetimiz, vicdanımız ve şerefimizdir. 17 Eylül’de seçime gelin ve oy verin. Bu kutsal göreve talibim.”
“Kulübün 1 kuruşuna halel getiren, babam olsa önünde dururum”
Bugün sokağa çıktığında gördüğü saygının sebebinin Beşiktaş olduğunu ve Beşiktaş’ın kendisi ve bu kulüpte görev yapanlar için çok önemli olduğunu vurgulayan Yalçın Karadeniz, “Bugün sokakta gezerken insanlar bana saygı gösteriyorsa, bunun sebebi ben değilim, Beşiktaş’tır. Geçmişteki olaylar herkesi gözü önünde cereyan etti. Yapanın yanına kar kalmasın diyerek gereğini kim yapacaksa, onların yapmasına talebim ve teşvikimdir. Hiçbir art niyet beslemeden, bunu geleceğimize ışık tutması için yapılmasını talep ettim. Bizleri bu görevlere layık gören camia, çoluk çocuğumuza bırakacağımızın en büyük mirasın bu olduğunu biliyor. Kulübümün parasına puluna malına mülküne göz koyanların Allah belasını versin. Beşiktaş’ın 1 kuruşuna halel getirecek bir pozisyon olursa, babam olsa önünde duracağım” ifadelerini kullandı.
“Bana ceza veren hukukçu, mum ışığında okumuş”
Geçmiş dönemde Disiplin Kurulu’na sevk edilen ve ceza alarak seçimlere giremeyen Yalçın Karadeniz, “Bana verilen cezada ‘Yalçın Karadeniz 3. şahısların bilmemesi gereken hususları üyelere göndermiştir’ diyor. Bunu söyleyen bir hukukçu. Ben onun hukukçuluğundan utanıyorum. Mum ışığında okumuş bu kişi. Kulübün hakiki sahipleri üyeler. Üyelerin bilmemesi gereken ne olabilir. Bu yüzden bana ceza veriliyor. ‘Yalçın Karadeniz kulübün borcunu çok göstermek suretiyle Beşiktaş’ın değerini düşürmüştür’ diyor. Sen Disiplin Kurulu’sun, yorum yaparak nasıl ceza veriyorsun? Beşiktaş’ın hisselerinin yüzde 49’u satılmış, yüzde 51 duruyor. Bu hisseler, genel kurul karar almış dahi olsa satılamaz diyor. Bunlar tekrar cereyan ederse hak, hukuk, adalet ve birlik olmaz. Benim davamın devam ettiği yerde mahkemeden müzekkere çıktı. Yalçın Karadeniz’e verilen kınama cezasını ilk genel kurulda oylayın diyor. Bu konuyu birinci maddeye almadılar, 15. maddeye aldılar. Ben kulübümü şikayet etmemek adına mahkemeye gitmedim” diyerek sözlerini sürdürdü.
“Konuşurken dikkatli olmak lazım”
Tevfik Yamantürk’ün rakibi olduğunu ama aynı zamanda arkadaşı olduğunu ifade eden ve Yamantürk’ün dünkü basın toplantısında borçlara vurgu yaptığını belirten Yalçın Karadeniz, “Tevfik Yamantürk rakibimdir ama aynı zamanda arkadaşımdır. Konuşurken dikkatli konuşmak lazım. 2 dönem eski başkanla beraber çalıştı. Bu 2 dönem, Beşiktaş tarihinin en büyük borçlanmasına gitti. Bu kez demezler mi ‘Siz ne yaptınız, önlemeye yönelik bir hareketiniz oldu mu’ diye. Burada sürç-i lisan var diye düşünüyorum” dedi. Borçları söylediği için ihraç edilme noktasına geldiğini de söyleyen Karadeniz, eski başkan Fikret Orman’a dikkat çekerek “Ben borcu söyleyince ihraç edilmeye kadar gittim. Ama şimdi gitti bu arkadaş. 4 tane de ibrasızlığı var. Şimdi korku da yok. Bir kınama var mı? Bunlar günü kurtarmaya yönelik popülist yaklaşımlardır” diyerek sözlerini tamamladı. Toplantı toplu fotoğraf çekimiyle tamamlandı.
İHA
