Adana Demirspor’un Faslı yıldızı Younes Belhanda, Türk futboluna 2017 yılında Galatasaray formasıyla ‘Merhaba’ dedi.
Sarı – kırmızılı formayla birçok kupa kazanan yıldız oyuncu, özellikle Fatih Terim döneminde takımın vazgeçilmez isimlerinden biri olmuştu.
Belhanda, Galatasaray formasıyla tüm kulvarlarda 131 kez sahaya çıkarken, bu mücadelelerde 22 kez gol sevinci yaşadı. Belhanda, Galatasaray formasıyla 26 kez de asist yaptı.
OLAYLI AYRILIK
Herşey, Galatasaray’ın Sivasspor ile sahasında oynadığı mücadelenin ardından başladı. Kötü bir zeminde oynanan mücadelede sarı – kırmızılılar rakibiyle 2-2 berabere kaldı.
Mücadelenin ardından açıklamalar yapan Belhanda, zeminden dolayı yönetimi eleştirmişti. Faslı yıldız yaptığı açıklamada, “Hiç durmadan Twitter’da, Instagram’da kendini seyretmemek, basında olup bitenlere bakmamak lazım. Gel statla ilgilen. Sahada oynayan biziz.
Dolayısıyla hafta sonu burada oynayabilmemiz için her şeyi yapmaları gerekiyor. Antrenman merkezimiz bile buradan iyi. Üstelik her gün Florya’da idman yapıyoruz. Ve Florya’daki saha buradakinden iyi. Bu normal mi? Bu normal değil” demişti.
Bu olayın ardından o dönem başkanlık koltuğunda oturan Başkan Mustafa Cengiz ve yönetimi, Belhanda’nın sözleşmesini tek taraflı feshetmişti.
Bu da kamuoyuna, “Belhanda’nın kulübün imajına ve kulüp yönetim kurulu üyelerinin saygınlıklarına zarar veren ve hakarete varan beyanlarda bulunması sebebiyle 10 Mart 2021 tarihinden itibaren derhal, tek taraflı ve haklı sebeple feshedilmiştir” şeklinde duyurulmuştu.
DAVADA KARAR ÇIKTI
Bunun üzerine Belhanda önce FIFA’ya gitti, maddi ve manevi tazminat talebinde bulundu. Manevi talep kabul edilmezken sözleşmeye göre yaptırımlar ile verilen cezaların ödenmesine karar verildi.
Bunun üzerine sarı-kırmızılılar, karar için CAS’a temyize gitti. Belhanda da buna karşılık verdi.
15 Kasım’da Lozan’da görülen davada Galatasaray’ı avukat olarak Petek Arslan ile Süleyman Anıl Özgüç, Adana Demirspor’u da Umur Varat ile Aygin Kuruloğlu temsil etti. Belhanda’yı da yabancı avukatlar savundu.
İlk duruşmada, duruşma başkanının önerisi üzerine taraflar el sıkıştı ve iki taraf da davalarını geri çekmeyi kabul etti. İstanbul’a 2 bin 290 kilometre uzakta, futbolcunun vekiliyle el sıkışan Galatasaray, yapılan protokole göre ödeme yapmayı kabul etti ve sorun halledildi.
BELHANDA’DAN ÖZEL AÇIKLAMALAR
Sabah’a konuşan yıldız oyuncu kendisiyle ilgili olarak çok özel açıklamalar yaptı.
Geçtiğimiz sezon inişli çıkışlı bir performans yaşamıştın. Bu sene ise bambaşka bir Belhanda izliyoruz sahada. Bu farkı bize kısaca anlatır mısın?
Geçen sene Karagümrük’e 4-0 mağlup olduğumuz maçta sakatlandım. Ondan sonra bütün sene boyunca 2 maç oynadım. Bir maç sakatlandım ya da 1 maç oynadım, iki maç sakatlandım. Sezon boyu sürekli sakatlıklar yaşadım. Benim için korkunçtu. Fakat yazın tedavilerimi oldum.
Bu sezona iyi başladım. Kulüp olarak da çok iyi transferler gerçekleştirdik. Ve bu sene çok şükür her şey iyi gidiyor.
Teknik direktör Vincenzo Montella neyi farklı yapıyor da başarı geliyor? Senden saha içinde tam olarak ne bekleniyor? Özgürlük tanıyor mu?
Hocam sene başında yaptığımız görüşmelerde bana sahada liderlik görevini üstlenmemi söyledi. Bende kalitenin ve tecrübenin olduğunu belirtmişti.
Ben de sahada pres yapmamız gerektiğinde, takım arkadaşıma uyarıda bulunmam gerektiğinde, oyunu hızlandırmaya ihtiyacımız olduğunda ya da beraber baskıda takımı yönlendirmeye çalışıyorum. Bu sene sahadaki görevim bu diyebilirim.
Süper Lig’de hangi futbolcuyu izlerken daha çok keyif alıyorsun?
Mevki olarak benim arkamda oynayan oyuncuları görme fırsatım olduğu için o tarz oyuncuları daha çok seviyorum ve daha iyi anlayabiliyorum. Galatasaray’dan Sergio Oliveira’yı çok beğeniyorum.
Takımını rahatlatan ve pas organizasyonlarını yönlendiren bir tarzı var. Takım arkadaşım Badou Ndiaye’yi söyleyebilirim. İkisinin de oyunundan keyif alıyorum.
Adana Demirspor’da en büyük hayalin, hedefin nedir?
Bu projeye gelmek istememin sebebi, en büyük etkeni başkanımız Murat Sancak oldu. Başkan, bu takıma karşı çok büyük tutku taşıyan birisi. Hedefleri çok ve bu hedeflerin de buraya yansıdığını görebiliyoruz. İlk imzamı attığımda 2-3 sene içerisinde ilk 3’te olacağımızı ve bunu devamlı hale getireceğimizi söylemişti.
Bu hedef doğrultusunda umarım bu kulüple beraber Avrupa Ligi’nde, Şampiyonlar Ligi’nde maçlar, mücadeleler gösterebiliriz. Benim şu anki hedefim bu.
Onyekuru ve Yunus Akgün ile birlikte oynadın. Süratli kanat oyuncuları ile oynamak seni nasıl etkiliyor?
Dünya Kupası’nda Mbappe’yi izliyoruz. Neler yaptığını görüyoruz. Hızlı kanat oyuncularıyla oynamak çok iyi. Ama bu tabii ki sadece hız meselesi değil. Mesela Onyekuru ile oynadığım zaman yapmam gereken sadece topu iyi kontrol edip boş alana pası vermek.
Kendisi iyi tempo yakaladığı zaman biliyoruz ki o topu alıp kaleciyle karşı karşıya kalabiliyor. Yunus Akgün’ün tarzı farklı. Yunus, daha çok topla hızlı olabilen bir oyuncu.
Büyük maçlara nasıl hazırlanırsın?
Büyük maçlar her zaman konsantrasyonu da beraberinde getiriyor. Maçta topa ilk dokunduğunuz an o maçın iyi geçip geçmeyeceğini tahmin edebiliyorsunuz. O adrenalinde 90 dakika boyunca mücadele edebiliyorsunuz.
Dünya Kupası beklentin olduğunu biliyorduk. Formda olmana rağmen kadroya seçilmedin. Neler diyeceksin?
Yapabilecek bir şeyim yok. Tabii ki çok üzüldüm. Bunun sebebini öğrenmek için hocayı (Walid Regragui) aradım. Fakat kendisi bana geri dönüş yapmadı, cevap bile vermedi. Ne yapabilirim ki? Televizyondan izlemek tabii ki çok üzücü. Orada olmayı çok isterdim.
Futbol kariyerin bittiğinde ilk yapmak istediğin şey ne? Teknik adamlık düşünüyor musun?
Şu an onu kesinlikle düşünmüyorum. Açıkçası düşünmek de istemiyorum. Çünkü futbolu bırakmak istemiyorum. Umarım bir gün hoca olurum ama şu an için elimden gelenin en iyisini yapıp oynayabileceğim kadar futbol oynamak istiyorum.
FATİH TERİM İTİRAFI
Galatasaray sevgini iyi biliyoruz. Yıprandığın dönem bile Fatih Terim sana hep sahip çıktı. Terim ile yaşadığın ilginç ve çılgın bir olay var mı?
Kendisine kızma veya soru sorma gibi bir durumumuz olmuyordu. Zaten sizi yedeğe aldığında gidip de kendisine bir şey soramazsınız. Ben bir defa as kadroda olmadığımı görünce gidip kendisine beni niye yedeğe aldığını sordum. O da bana, “Çünkü hoca benim” diyerek konuyu bu şekilde hemen kapattı.”
