ADEM ASİL: TÜRKİYE BANA İNANDI
Mısır’dan 5 yıl önce 18 yaşında gelip İzmir’e yerleşen, Ege Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’nda okuyarak çok akıcı şekilde Türkçe’yi öğrenen 23 yaşındaki Adem Asil, Türkiye’nin kendisine inanıp başarıya taşıdığını söyledi. Adem, “Gerçekten çok mutluyum. Türkiye’nin adına bu madalyayı getirmek çok gurur verici. Halka aletinde ikinci kez dünya şampiyonu Türkiye’den çıkıyor. Bunun için gerçekten çok emek verdim, çok çalıştım. Küçüklükten beri bu hayali kuruyorum. Dünya şampiyonu oldum. Hayallerimin yarısı gerçek oldu. İkinci yarı da olimpiyat şampiyonluğu” dedi.
“Ben inanıyorum ki kariyerim bitmeden önce bunu başaracağım” diyen Adem, “İbrahim Çolak da halka aletinde dünya şampiyonu oldu. İbrahim takım arkadaşım, aynı salonda birlikte çalışıyoruz. Birbirimizi çok destekliyoruz. Ben de onun yolundan geçtim ve ondan 3 yıl sonra dünya şampiyonu oldum. Bu gerçekten çok gurur verici birşey. Şampiyonlarla çalışmak, aynı düşünmek, aynı hırs benim için çok önemli. Ben 2017’de Mısır’dan geldim. Benim potansiyelimi çok desteklemedikleri için Türkiye’ye geldim. Burada benim potansiyelime inandılar, desteklediler ve 5 yıl sonra Türkiye adına dünya şampiyonu oldum. Bu çok mutluluk verici” diye konuştu.
“AİLEMİ 5 YILDIR GÖREMEDİM”
Türkiye’ye geliş sürecini anlatan Adem Asil, “Mısır’dan ayrılma kararı aldığımda birçok ülkeyle görüştüm ama Türkiye’ye geldiğim zaman beni anladılar, potansiyelimi gördüler ve ona göre plan kurduk. Buraya geldikten sonra dünya ve olimpiyat şampiyonu olmak istediğimi söyledim. Ona göre çalıştık ve 5 yıl gerçekten çok çalışmakla hayalimin yarısı gerçek oldu. İmkansız birşey yok. Çalışmakla herşey olur. Ben bu salondan daha fazla şampiyonlar çıkacağına inanıyorum. Önemli olan hiç pes etmemek, hiç vazgeçmemek. Bu madalya hem benim hem ailem için çok önemli. Ailemi 5 yıldır göremiyorum. Dünya şampiyonluğum anons edildikten sonra çok mutlu oldum hatta ağladım. Bu anlatılmaz, müthiş bir duygu. Aileme teşekkür ediyorum. Bana emek veren Spor Bakanlığımıza, Cumhurbaşkanlığımıza, kulübümüze teşekkür ediyorum. Yılmaz hocamız bizi çok destekliyor. Planlı, sistemli çalışıyoruz. Biz bir yol açtık. Şimdi daha fazla madalyalar gelecek” açıklamasını yaptı.
2 YILDA MADALYA KOLEKSİYONU YAPTI
Adem Asil, dünya şampiyonu İbrahim Çolak, cimnastikteki ilk olimpiyat üçüncüsü Ferhat Arıcan, dünya ikincisi Ahmet Önder gibi milli sporcularımızla İzmir’de çalışmaya başladıktan kısa sürede madalya koleksiyonu yaptı. Abdelrahman Elgamal olan adını Adem Asil olarak değiştiren, Mısır’dan onay gelmediği için 2 yıl boyunca yarışamayan sporcu, kısa sürede uluslararası organizasyonlarda parladı. Avrupa Şampiyonası’nda 2020’de takım halinde gümüş, bu yıl 2022 Avrupa Şampiyonası’nda bronz madalya kazanan Adem, yine Avrupa’da bireyselde 2021’de barfikste, bu sene de genel tasnifte bronz, halkada ise gümüş madalyayı boynuna taktı.
Bu yıl yine Akdeniz Oyunları’nda 3 altın, 2 gümüş, 1 bronz toplam 7 madalyayla tarihe geçen genç sporcu, 2020 Tokyo Olimpiyatları’nda ülkemizin ilk olimpiyat altınını kıl payı ıskaladı. Tokyo’da atlama beygiri finallerinde ilk hakkında 15.266 puan alarak 15 puan barajını geçen tek isim olup ilk sırayı elde eden Adem, ikinci hakkında atlarken ceza puanı alıp madalyayı kaçırdı. Bu yıl 2022 Avrupa Şampiyonası’nda halkada 15.033 puanla altın madalyayı 0.100 puan farkla kaçırıp ikinci olan Adem, şampiyonluk hedefine 2022 Dünya Şampiyonası’nda ulaştı.
İBRAHİM ÇOLAK: NİCE BAŞARILAR GETİRECEĞİZ
Türkiye’nin artistik cimnastikte Dünya ve Avrupa Şampiyonası’nda altın madalya kazanan ilk sporcusu olan İbrahim Çolak, Adem Asil’in şampiyonluğuna kendisi şampiyon olmuş gibi sevindiğini söyledi. Ağustos ayında antrenmanda sol el tarak kemiği kırıldığı için ameliyat olup 202 Dünya Şampiyonası’nı kaçıran 27 yaşındaki sporcu, “Çok mutluyum, Adem çok büyük fedakarlıkyar yaptı. En büyük fedakarlığı da 5 yıldır ailesini göremedi. Bir hedefi vardı ve çok çalışıp başardı. Çok zor mental zamanlar geçirdi. Türkiye’ye geldiğinde çok küçüktü ve bizimle beraber büyüdü. Kendini performans olarak da çok geliştirdi ve bu çalışmanın karşılığında Dünya Şampiyonası’nda altın madalyayı aldı. Sanki kendim madalya almış gibi sevindim. Ben madalya aldığımda ödül törenindeki aynı duyguları hissettim” ifadelerini kullandı.
İbrahim, “Bana her zaman şampiyon olunca ne hissettiğimi soruyorlardı. Aynı duyguları o hissetti. Ben inanıyorum ki ileride Avrupa’da, dünyada ve olimpiyatlarda daha nice başarılar getireceğiz. İlk dünya şampiyonluğu tesadüf gibi göründü ama ikinci bir şampiyonluk artık çok çalışarak başaracağımızı gösterdi. Bu herkese örnek olsun. Her branşta, her işte çalışan kazanıyor. Biz de yılmadan çalışmaya devam edeceğiz” dedi. Dünya ve Avrupa şampiyonluğunun ardından geçen yıl ilk kez katıldığı Tokyo Olimpiyatları’nda sakatlığının da etkisiyle finalde beşinci sırayı elde eden İbrahim, “Olimpiyat madalyam tek eksik. Olimpiyat madalyası hedefim var. Performansımı yüzde yüze getirerek madalya almayı istiyorum. Ben, Adem, Ferhat, Ahmet, hedefimiz mutlaka olimpiyat altınına ulaşmak” diye konuştu.
GÖKTEKİN’İN BÜYÜK GURURU
Hem çocukluğundan beri İbrahim Çolak’ı hem de Adem Asil’i yetiştiren isim olan Artistik Cimnastik Milli Takımı Antrenörü Yılmaz Göktekin, büyük bir gurur yaşadıklarını söyledi. Göktekin, “Anlatılmaz duygular içiresindeyim. Adem Asil’le elde ettiğimiz altın madalya Türk cimnastiğinin ne seviyede olduğunun, nereye geldiğinin ve gelişmekte olduğunun bir göstergesi. Her iki sporcunun da sizin olması, İzmir’den çıkması ve iki sporcunun da antrenörü olmam gurur verici. Her ikisi de Şavkar Cimnastik Spor Kulübü’nütn öğrencileri. Bu başarının altında çok iyi bir sinerji, dinamizm yakalayan ekip çalışması var” şeklinde konuştu.
Göktekin, “Bunun üzerinde cimnastiği çok iyi bilen Suat Çelen başkanımızın yönetiminde Cimnastik Federasyonu, onun üzerinde her zaman yanımızda olan Spor Bakanlığı ve her zaman desteklerini esirgemeyen, her aldığımız başarıda arayıp davet eden Cumhurbaşkanımız var. Liverpool’da birden çok başarı kazandık. Takım olarak 11’inci sırayı elde ettik. Geriye baktığımızda yıllar içinde 40’lı sıralardan takım sıralamamızı yükselttik. 2016 Rio Olimpiyatları’na 1 sporcuyla katılıp, 2020 Tokyo Olimpiyatları’na 5 sporcuyla giderek Ferhat Arıcan’la ilk olimpiyat madalyamızı aldık. Olimpiyatta 7 finalimiz vardı. Olimpiyat dördüncüsü, beşincisi çıkardık. Adem 4’üncü, İbrahim 5’inci, Ahmet 6’ncı oldu. Önümüzdeki yıl Belçika’daki Dünya Şampiyonası’nda aynı takım sırasını elde etsek bile takım olarak Paris Olimpiyatları’na katılacağız” dedi.
AİLESİYLE ADEM ASİL’E KUCAK AÇTI
Yılmaz Göktekin, Adem Asil Mısır’dan ayrılıp Türkiye’ye geldikten sonra o dönem henüz 18 yaşında olan genç sporcuyu 2.5 ay ailesiyle evinde misafit etti. “Her başarının bir hikayesi var. Bunu elde ederken birçok sorun ve engelle karşılaşıyorsunuz. Adem’in başarı hikayesi çok farklı” diyen Göktekin, “Adem’le 2017 yılında Kanada’da yapılan Dünya Şampiyonası’nda tanışmıştık. O zaman henüz 17 yaşındaydı ve bizim sporcularımızla çok pozitif bir iletişime geçti. Ben birez Arapça konuşabildiğim için diyaloğumuz oldu. Espri olarak Türkiye’ye geleceğini söyledi ama 2018’de Türkiye’ye gelmeye karar vermiş” diye konuştu.
Göktekin, “Mısır’da kalırsa olimpiyatlara gidemeyeceğini, Dünya Şampiyonası’nda şampiyonluk gibi bir hedefi olamayacağını düşünmüş. Bizimle iletişime geçti. Biz de onu davet ettik. Gelince kalacak yeri olmadığı için ben evime götürdüm. Ailemle beraber 2.5 ay beraber yaşadık. Hatta eşim de, ‘2 tane çocuğumuz var, 1 tane de Adem olsun’ dedi. Ona da çok teşekkür ediyorum. 18 yaşında gelecek vaad eden bir sporcuydu. Federasyonla iletişime geçtik. Vatandaşlık için süreç başladı. Tam evrakları hazır, vatandaşlığa geçecekken İçişleri Bakanlığı’ndan Mısır kanunlarına göre reşit olma yaşının 21 olduğu bilgisi geldi. Ancak ebeveyniyle beraber vatandaş olabileceğini öğrendik. Annesiyle beraber 2019’un başlarında Türk vatandaşı oldu” dedi.
MISIR 2 YIL YARIŞMASINA İZİN VERMEDİ
Mısır Cimnastik Federasyonu’nun Adem Asil’e uluslararası alanda Türkiye adına yarışması için 2 yıl onay vermediğini belirten Yılmaz Göktekin, “Pasaportu çıktı ama daha önce Mısır adına yarıştığı için Uluslararası Cimnastik Federasyonu’na lisansı için başvurduk. Ordaki federasyonun izin vermesi gerekiyordu. İzin vermediler ve Adem’i 2 yıl yarıştıramadık. Uluslararası hiçbir yarışmaya katılamadı. Türkiye’deki yarışmalara soktuk ama bu seviyedeki bir sporcu uluslararası yarışmalara katılamadıktan sonra çok zorlanır. Adem’i çok iyi motive ederek hazırladık. Şampiyon sporcularla sistemli bir şekilde çalışmanın karşılığında başarılı oldu. Burada kendisini geliştirdi. Artık bir Türk gibi düşünüp konuşuyor. Zaten Müslüman bir ülkeden geldi. Dünya şampiyonluğunun ardından çok güzel bir demeç vermiş. Türkiye’ye geldiğinde yalnız geldiğini ancak benim ailemle birlikte evimde kalarak yalnızlık hissetmediğini, aile olduğumuzu, anne-babasının yokluğunu hissettirmediğimizi söylemiş. Biz yeri geldiğinde ağabey, arkadaş, yeri geldiğinde anne babayız. Bu sevgiyle, bu innaçla çalışırsanız başarılar geliyor” diye konuştu. (DHA)