40 yılı aşan deneyimiyle Türk sporunun en kıdemli idarecileri arasında yer alan Cengiz Durmuş, son 7 yıldır Tenis Federasyonu Başkanlığı görevini yürütüyor. 1990’da henüz 25 yaşında iken amatör atletizm kulübü ile başlayan idarecilik kariyerinde daha sonra futbola geçip, Ağrıspor’un yönetim kurulu üyeliği ve başkanlığını üstlenen Durmuş, 2004’ten bu yana da yönetim kurulu üyesi, başkanvekili ve başkan olarak Tenis Federasyonu’na hizmet ediyor. 2022 yılının son röportajını Hürriyet’e verdi Tenis Federasyonu Başkanı Cengiz Durmuş, Türk tenisindeki gelişimi anlatırken, son derece çarpıcı bilgiler verdi…
YILDA 700’Ü AŞKIN TURNUVA DÜZENLİYORUZ
18 yıldır Tenis Federasyonu’nda çeşitli görevler üstlendiniz. Geldiğinizden bu yana tenisimizde neler değişti?
Çok şey değişti. Ben yönetici olduğumda birkaç tane 8-10 yaş turnuvası vardı. O da sadece birkaç ilde yapılan, fikstürü elle çekilen, kara kalem yazı sistemiyle yönetilen turnuvalardı. Ama şimdi Türkiye’nin her şehrinde turnuva yapılabilir hale geldi. Tüm yaş gruplarını dikkate aldığımızda yılın her günü ortalama 2 tane turnuva yapıyoruz. 100-200’ü uluslararası, 700’ü aşkın uluslararası şampiyona. Hepsi bizim yani Tenis Federasyonu’nun kontrolünde. Lisanslı tenisçi sayımız 2 binden 86 bine çıktı. Ama bu bir marifet değil. 85 milyon nüfuslu bir ülke için 86 bin tenisçi sayısı da az.
HER GÜN YENİ BİR İLKİ BAŞARIYORUZ
En büyük hedefiniz ne?
Grand Slam’ler için sporcu havuzunuzun geniş olması lazım. Biz öncelikle buna çalışıyoruz. Bugün dünya klasmanında ilk 200’e girmek için 8 sporcumuz yarışıyor. Bu rakamı 5 yıl içinde 20’ye çıkaracağız. Uzun vadede hedef tabii ki 1 numara yetiştirmek. Türkiye’den bir tenisçi mutlaka dünya 1 numarası olacak. Ne zaman olur bilmiyorum ama olacak. Biz sistemi ve kadroyu doğru kurduk. Her gün yeni bir ilki başarıyoruz. Ben gitsem bile sistem devam edecek. Başarıya giden yolu çizdik.”
MERHUM CAN ÜNER GiBi 10 ANTRENÖRÜMÜZ OLSAYDI BÜTÜN DERTLER ÇÖZÜLÜRDÜ
Çocuklarının tenisçi olmasını isteyen çok sayıda anne baba, performans tenisi antrenörü bulamadıkları için çocuklarını yurtdışına göndermek zorunda kalıyor. Bu sorunun çözümü için ne düşünüyorsunuz?
Bu bir arz-talep meselesi. Performans tenisi antrenörlüğü büyük emek gerektiriyor. Antrenörler tüm mesailerini bir sporcunun eğitimine, maç programına ve beslenmesine ayırmak zorunda. Tabii bunun karşılığında büyük para almaları gerekiyor. Zamanında Çağla Büyükakçay’ın antrenörü merhum Can Üner layıkıyla yaptı. Can Üner gibi 10 antrenörümüz olsa tüm dertler çözülecek. Bugün antrenörler korta girip saat ücreti karşılığında ders veriyorlar ama bu şekilde 10 sene çalışabilirler. Ondan sonra hiçbir kariyerleri olmadan kort dışında kalacaklar. Ama bir bilge ve otorite olarak anılmak istiyorlarsa sporcu yetiştirecekler. En önemli problem antrenör. Çözümünü biliyoruz ama bunun bir süreç gerektirdiğini de biliyoruz.
KENDiNE İNANAN HER ENGELi AŞAR
“Bugün Grand Slam’lere katılan sporcularımız var. Altuğ Çelikbilek, Cem İlkel, İpek Öz, Çağla Büyükakçay gibi. Her şeyin temeli altyapı. Çok çalışarak bu altyapıyı ve havuzu genişletmeliyiz. Temel amaç bu olmalı. Profesyonel Tenis gerçekten çok zor bir Spor. Ama kendine inanan bir çocuğumuz çıkacak ve tüm engelleri yenecek.
RAKAMLARLA 2022 YILINDA TÜRK TENİSİ
745 turnuva (620 ulusal, 125 uluslararası)
10 bin yabancı sporcu ziyareti 5 milyon Euro turizme katkı
86 bin lisanslı tenisçi
39 hakemlik ve antrenörlük kursu
513 madalya (242 altın, 271 gümüş)
